Sanatçının 1917’de New York’taki Bağımsız Sanatçılar Topluluğu’nun ilk sergisine gönderdiği bu porselen pisuvar, o sergide sergilenmemesine rağmen -ya da belki tam da bu sebeple- sanat dünyasında neredeyse bir asır sürecek bir paradigma değişimine neden oldu. Buluntu (hazır) nesneler kullanarak neyin sanat olduğu, neyin olmadığı üzerine tartışmalara yol açan sanatçının bu jesti tüm dünyadan sanatçıların dahil olduğu Fluxus hareketinin de ilk kıvılcımı sayılabilir.