Mahir Ünsal Eriş’in “yeni bir dil” deneyişi. İrili ufaklı her doku ve his, kelimelerle karşılığını arıyor: Sesler, tesadüfler, salınan danteller, arşınlanan deniz kıyıları, yitip gitmiş geçmişler… Roman ama daha çok öyküye yaslıyor sanki sırtını: Bir önceki yan karakter, bir sonraki öykünün başına geçiyor. O kaskatı ve dosdoğru akan zamana meydan okuyor yazar: Her şey ve herkes, birbirini sarmalıyor.